Bugün, Türk milletinin yüreğini burkan bir olay yaşandı. Son dönemlerde artan terör olayları sonucunda kaybettiğimiz bir şehidimiz, vatan uğruna verdiği mücadeleyle bizlere bir kez daha vatan sevgisinin ve fedakarlığın ne denli önemli olduğunu hatırlattı. Dağlarda, kışlada, şehir merkezlerinde her zaman kahramanca görev yapan güvenlik güçlerimiz, terörle mücadelede peş peşe verdikleri şehitler nedeniyle acı bir cenaze ile karşı karşıya kaldı. Bugünkü cenaze töreni, sadece bir ferdi kaybetmenin hüznü değil, aynı zamanda ülkemizin dört bir yanındaki kahramanların ne denli büyük bir sorumluluk taşıdığını ve milletimizin bu uğurda her zaman kenetlenmeye hazır olduğunu gözler önüne serdi.
Cenaze töreni, şehidimizin menzilinde yaşananları ve hayatını da gözler önüne serdi. Genç yaşta hayatını kaybeden şehidimiz, askeri mesleğe olan tutkusu ve vatan sevgisiyle herkesin takdirini toplamış biriydi. Daha çocuk yaşında aldığı eğitimlerle askeri disiplini benimseyen şehidimiz, henüz 25 yaşında, bir mavi bereli olarak terörle mücadelede yer almıştı. Kahramanlıkları sadece görevde değil, aynı zamanda ailesi ve yakın çevresiyle olan ilişkilerinde de görünüyordu. Daima güler yüzü, arkadaşlarına olan desteği ve devletine duyduğu güven ile hatırlanacak bir isim oldu. Şehidimizin ailesi, onunla her zaman gurur duyacaklarını ifade ederek, “O, vatanı için her şeyi göze aldı. Biz de onun bıraktığı bu mirasa sahip çıkacağız.” sözleriyle arkadaşları ve komutanlarıyla birlikte gözyaşlarıyla onu uğurladılar.
Cenaze töreni, sadece ailesini değil, aynı zamanda tüm Türkiye’yi. Bir araya getiren bir olay olarak tanımlandı. Törene katılan binlerce vatandaş, Türkiye’nin dört bir yanından gelenler, siyasi liderler, güvenlik güçleri, STK’lar ve dost ülkelerin temsilcileriyle birlikte, Türk milletinin birlik ve beraberliğini bir kez daha gözler önüne serdiler. Tören alanında yankılanan saygı duruşu ve İstiklal Marşı, ülkemizin özgürlük mücadelesini ve şehitlerimize olan minnetimizi daha da derinleştirdi. Elde edilen bu birlik duygusu, halkımızın şehitlerimizin uğruna verdikleri mücadeleye sahip çıkacağına olan inancını perçinleyerek, gelecekteki zorluklara karşı omuz omuza verebileceğimizin sinyallerini verdi. Hatırlatmak gerekir ki, birliği ve beraberliği sürdürmek, sadece şehitlerimize olan borcumuz değil, aynı zamanda ülkemizin geleceğine olan inancımızdır.
Cenaze töreninin ardından, katılımcılar arasındaki kararlılığın artması, şehitlerimizin anısını yaşatmanın ve onların bıraktığı bayrağı daha yukarılara taşımak için atılacak adımları getireceği öngörülüyor. Türkiye’nin dört bir yanında düzenlenen anma etkinlikleri, sadece bu şehidin hatırasını yaşatmakla kalmayıp, aynı zamanda ülkemizin güvenliği için hâlâ mücadele eden kahramanlarımızın hatırlanması anlamına geliyor. Şehitlerimizin aileleri yalnız bırakılmadığı gibi, sağlık, eğitim ve sosyal açıdan yapılacak desteklerin de artırılması yönünde adımlar atılacağı duyuruldu. Bu noktada toplum olarak, bir arada durmanın ülkemiz için ne denli kritik olduğunu bir kez daha vurgulamak gerekir. Çünkü unutulmamalıdır ki, her bir kaybedilen can, bir daha geri gelmeyecek olan birer kahramandır ve onlar her zaman kalbimizde yaşamaya devam edeceklerdir.
Şehidimizin ruhu şad olsun, vatanımıza ve milletimize olan sevgisi, bizleri her daim birleşmeye ve dayanışmaya teşvik edecektir. Onun aziz hatırası, bizlere bırakılan en büyük miras olmakla birlikte, geleceğimizin güvencesidir. Tüm vatandaşların bu acılı süreçte gösterdiği dayanışma ve birliktelik, ülkümüzün büyüklüğünü bir kez daha gözler önüne serdi. Şehitlerimizin kanlarıyla sulanan bu topraklar, onların fedakârlıkları sayesinde bizlere emanet edildi. Şehitlerimizin bizlere bıraktığı mirasa sahip çıkmak, vatanımız için en büyük sorumluluğumuzdur. Böylece, aziz hatıralarını yaşatacak, onlara layık olmaya çalışacağız.